Her ebeveyn çocuğunun kitap okumayı sevmesini ister. Fakat günümüzde eğitim sistemimizin de bir getirisi olarak kitap okumak sadece bir ödev haline gelmiş durumda. Çocuk eğer kitapla ilk olarak “ödev bir zorunluluk” olarak karşılaşıyorsa sorun başlıyor. Her çocuk için değil belki fakat eğer siz de bu durumla ilgili sıkıntı yaşıyorsanız aktarmak istediğim birkaç şey olacak. Öncelikle çocuklarınızı kitapların zorunluluk olduğu algısından kurtarmanız gerekiyor. Kitap okumanın aslında gerçekten eğlenebilecekleri bir şey olduğunu hissetmeleri gerek. Ve her şeyden önce sizin de buna inanmanız gerek. Bu yazının asıl amacı sizin kitaplara olan bakış açınıza bir umut birkaç dokunuş sağlayabilmek. Çünkü bizlerde geçmişin tozlu sayfalarının çocuklarıydık ve belki hiçbir zaman kitapları zorunluluktan öte göremedik. Hayal kurmak belki de minik kalplerimizin en mucizevi ilacı. Kitaplar, hayal kurmak için bir ufuk çizgisidir. Belki yaşadığınız semtin dışına hiç çıkamayacaksınız belki şehir dışına belki ülke dışına, ama bir kitabın sayfalarına dokunduğunuz anda kocaman bir anafor sizi gökyüzüne kadar çekecek, başka diyarlardaki gözlere bakacaksınız. Küçücük dünyanız bir anda kocaman olacak, her yeni sayfada başka düşler keşfedecek ve bir türlü çıkmadığınız çevresel sınırların, imkanların her şeyin dışına taşacaksınız. bu yüzden okuyun. Ve tüm bunları yaşayabileceklerini çocuklarınıza hissettirin. Çünkü kitaplar hayal kurmanın ışığı ve hayaller ömrünüzü aydınlatan güneş olacak. Hayal kurmaktan korkmayın. Gözlerinizi kapattığınızda aklınıza gelen en huzurlu çimenlere uzanın, gökyüzüne bakın ve bir buluta tutunun, toprağın sesini dinleyin. Sizden kilometrelerce ötede başka biri o anda gözyaşını düşürebilir toprağa bir top sekebilir bir ağaç son yaprağını bırakabilir. Ve bunların hepsini hissedebilirsiniz. Çünkü elinizdeki o kitap bir başka insanın o anda içine çekildiği sizin de içinde bulunduğunuz aynı hayal evreni olacak. Kitap sayfalarından korkmayın. Sonsuzluğa uçabileceğiniz bir bilet misali sarılın onlara. Ödev diye değil, zorunluluk diye değil, sınav geçmek için değil, yalnızca sevdiğiniz için ve aydınlansın gökyüzünüz!
Uzm. Aile Danışmanı
Psikolog
Rümeysa Yılmaz